Reklamı Geç
Işıklı elektrik ve vinç işletmeciliği
Işıklı elektrik ve vinç işletmeciliği
Işıklı elektrik ve vinç işletmeciliği
Konya
04 Ekim, 2024, Cuma
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

Karapınar Tarihi

Hititlerden buyana meskün olan ve önemli bir yol güzergahında bulunan İlçemiz, Osmanlı İmparatorluğu zamanında SULTANİYE ismiyle anılmıştır.
1500 yılının başlarında Cilali Eşkıyaları ile Levent (Çiftbozan) eşkıyaları soygun yapmağa en uygun bulduğu bu boş ve tenha yerde yuvalanmışlardı. Çevredeki yerel halk eşkıyaların zulmünden korkmuş, Karacadağ eteklerine çekilmiş ve burayı tamamen boşaltmıştır. Karapınar boş, tenha, korkulu ve korunması güç bir yer halini almıştır.
1514 yılında Yavuz Sultan Selim Çaldıran seferine giderken, eşkıya korkusu ile çevreye kaçan halk Padişahı “Kırkpınar” Karapınar konağında karşılamış ve güvenliklerinin sağlanmasını istemişlerdir. Padişah bölge halkının güvenliğinin korunması için Derbentçi kurulmasını emir buyurmuştur.
İşte bu önemli fakat geçilmesi zor ve korkulu yerde köy kurulmuş, imarı ise II.Selim’in Konya Valiliği döneminde olmuştur.
Ana yollar üzerinde bir Derbent Köyü olarak kurulan Karapınar’ın daha fazla rağbet görmesi ve nüfusunun artması için büyük bir vakıf şeklinde Camii (1563-1564)Han, Kervan- saray, İmaret, 39 Dükkan, 2 Yel değirmeni ve 5 Çeşme gibi tesisler II. Selim tarafından  yapılmıştır.
1868 yılında çıkarılan bir fermanla İlçe olmuş, 1882 yılında ise Belediye teşkilatı kurulmuştur. 1934 yılında Sultaniye ismi KARAPINAR olarak değiştirilmiştir.

Karapınar Konya’nın 95 km. doğusunda yer alır. Batısında Konya İli Karatay İlçesi ve Çumra İlçesi, güneyinde Karaman İli ve Ayrancı İlçesi, doğusunda Ereğli İlçesi, kuzey doğusunda Emirgazi İlçesi, kuzeyinde Aksaray İli ile çevrilidir. Yüzölçümü 2.747 km2 olan İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği 1026 m.’dir. Konya’yı doğuya bağlayan çok önemli ve işlek bir karayolunun üzerinde yer alır.
Şehrin ismi, "Pınarbaşı" denilen yerden çıkan "Karasu" kaynağı ile ilgilidir. Bugün artık kurumuş olan karasu kaynağı adına izafeten, burada kurulan yerleşim yerine de "KARAPINAR“ denilmiştir.
Karacadağ volkanı, İlçe sınırı içerisindeki en önemli dağlık kütledir. Bir başka önemli volkanik kütle, Üzecek dağı’ dır. Bu iki dağlık alanın arasında Karapınar Ovası yer alır. İlçenin kuzey kesimleri, içerisinde çok sayıda görülmeğe değer eşsiz güzellikteki Tabiat Harikası "Obruk"ları barındıran Obruk platosu tarafından çevrilmiştir. Güneyde ise Türkiye’nin en fazla rüzgar erozyonuna maruz kalan sahası vardır.
Tipik kara iklimi süren Karapınar’da  yazları çok sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlıdır.
21 yıllık rasat verilerine göre yıllık ortalama sıcaklık 10.9 derecedir. Türkiye’nin en az yağış alan yerlerinden biridir. 29 yıllık rasat verilerine göre yıllık yağış miktarı 279.5 mm.’dir. Bunun için bitki örtüsü  zayıf  ve  ormansızdır. Rüzgar  erozyonu  büyük  hasar  yapar.Türkiye’nin  rüzgar erozyonuna maruz en önemli sahası Karapınar ve çevresidir. (Bu alan Ülke genelindeki erozyona maruz alanın % 20’sine tekabül etmektedir.)Yağışların en az olması ve yer üstü sularının yetersizliği İlçede, kuru tarımı ön plana çıkarır. Tarım alanlarının içinde nadasa ayrılan sahalar oldukça önemli bir oran tutar.Kurak iklimin tesiriyle bitki örtüsü, çoğu tek yıllık olan kısa boylu otlardan müteşekkil "STEP" de denilen bozkırdır. Nitekim İlçede küçükbaş hayvancılığın yaygın olması bu yüzdendir.
Karacadağ’ın güneybatı eteklerinde, volkanik patlamalarla oluşmuş iki patlama krateri Acıgöl ve özellikle Meke Tuzlası Gölü dünyaca ünlüdür. Ayrıca Meyil, Çıralı ve Obruk gibi krater gölleri bulunmaktadır.